Herşey bir rahatsızlık hissi ile başlıyor. Hasta değiliz ama iyi hissetmiyoruz. Neden ? Çünkü modern, teknolojik ve rahat şehir yaşamı bizi hasta gibi yapıyor.
Soluduğumuz hava kirli.
Yeterli ve iyi kalitede su içmiyoruz.
Yenilen yiyecekler antibiyotik ve hormonlarla yetiştiriliyor, genetik yapısı değişmiş, ambalajın içinde katkı maddeleri ile dolu. Ne kadar yersek yiyelim hücrelerimiz ihtiyacı olan besin değerini alamadığı için sürekli daha fazlasını isteyen bir aşerme durumunda.
Elektromanyetik dalgalar dengemizi bozuyor.
Kullanılan ilaçlar kimyasal vücuttan tamamen atılamıyor.
Kişisel bakım ürünleri – şampuan, saç kremi, diş macunu, traş kremi, parfüm, deodorant, makyaj malzemeleri vb. - kimyasal ve pareben&metilparaben gibi kanserojen bileşenler içeriyor, %60 oranında kana karışıyor.
Stres, hareketsizlik, deterjanlar, sigara, alkol, kahve, çay derken vücudumuz toksinle doluyor ve artık vücudun doğal detoks mekanizmaları yetersiz kalıyor.
Bu toksin birikimi sonucunda vücudun dengesi bozuluyor, günlük yaşamımızda yaptığımız yanlış aksiyonların birikimi bizi yaşam tarzı hastalıkları dediğimiz kronik yorgunluk, halsizlik, isteksizlik, enerji düşüklüğü, tansiyon, diyabet, kanser, obezite, depresyon vb. rahatsızlıklarla baş başa bırakıyor.
AMAÇ NE ?
Amaç hayatımızı enerjik, sağlıklı, dinç, diri, canlı, huzurlu ve mutlu bir şekilde YAŞAMAK.
İYİLEŞME
Herşey bir sebep ve karar ile başlıyor. Aynen bir iş projesi gibi kendimizi ele almamız ve bir aksiyon planı çıkarıp uygulamaya koymamız gerekiyor. “If you are failing to plan, you are planning to fail” Yani planını iyi yapamıyorsan başarısızlığı planlıyorsun.
Bu iyileşme planındaki en temel basamaklar detoks, dengeli beslenme, egzersiz, stres yönetimi, destek terapi ve takviyeler ile eğitim.
1. DETOKS/ARINMA
Bu modern yaşamın getirisi olan toksinlerden ve içinde olduğu sağlıksız kısır döngüden en hızlı ve en etkili şekilde kurtulma yoludur. Temelde bir sıvı orucu programıdır. Amaç sindirimi durdurmaktır. Çünkü vücut normalde sindirime harcadığı enerji ve vakti kendini onarmak için kullanacaktır.
Kişinin kanı temizlenir, temizlenen kan diğer organ, hücre ve dokulara bakım onarım yapar
Yaşam enerjisi ve sevinci geri gelir
Sabah çok daha kolay ve erken kalkılır
Vücut daha esnek olur
Organlar ve duyular daha iyi çalışır
Kilo verilir. 7 günlük bir programda bayanlar 3-5 kg, erkekler 4-10 kg arası verebilir; yaş, cinsiyet, boy, kilo, genetik yapı, metabolizma ve o anki sağlık durumlarına göre.
Cilt parlar, yenilenir
Doğurganlık artar
Yaşlanma yavaşlar
Sindirim kolaylaşır
Kolesterol varsa düşer
Farkındalık, algı ve duyarlılık artar
Zihin berraklaşır
Bağışıklık gücü artar.
Detoks hayatınızda dönem dönem tekrarlayacağınız (önerilen senede 2’dir) sezonluk ev temizliği gibi veya arabanızı periyodik bakıma götürmek gibi vücudunuz için uygulamanız gereken bakımdır. Daha kısa süreli günlük, haftalık, aylık detokslar da uygulayabilirsiniz. Az meyve suyu, çoğunluk sebze suyundan (pazı, ıspanak, roka, salatalık, kereviz sapı ve limon) oluşacak şekilde birkaç günlük detokslar da sağlıklı ve dengede olmanız için size destek olacaktır. (bkz. Fatsickandnearlyead.com
ve hungryforchange.tv)
2.BESLENME
Bu temizliği yaptıktan sonra iyileşmede en önemli yer tutan, günlük hayatımızda en sık yaptığımız ve üzerine en çok düşünce ve yazı üretilen ve dolayısı ile kafa karışıklığı da yaratan konu beslenme geliyor. Sağlıklı olabilmek için Dengeli Beslenmeyi öğrenmek zorundayız. Diyelim ki estetik ameliyat oldunuz en mükemmel halinizdesiniz. Veya hastaydınız iyileştiniz. Ertesi gün ne yapacaksınız ? Eğer eski yanlışlarınıza devam ederseniz aynı yanlış sonuçlarla tekrar karşılaşırsınız ! Einstein “sürekli aynı şeyi yaparak farklı sonuçlar beklemek deliliktir” demiş. Bu yeni bir dil öğrenmek gibi. Zamanla oturacak.
PRENSİPLER
Yemeği sosyallik, lezzet ve duygusal sebepler dışında vücudun yakıtı olduğunu da fark ederek yemeliyiz. Nasıl arabamıza uygun yağ ve benzin seçiyorsak ve doğru seçmediğimizde bizi yolda bırakabileceğini biliyorsak aynı durumda vücudumuz da bizi yarı yolda bırakabiliyor ! (bkz. Prof. Dr. Ahmet Aydın Taş Devri Diyeti ve Dr Ayşegül Çoruhlu’nun Alkali Diyet kitabı)
Yediklerimizin mümkün olduğu kadar organik olmasına dikkat etmeliyiz.
Temel beslenmemiz öncelikle sebze & yeşil yapraklı sebzeler, meyve, kahverengi tahıl, baklagil, yemişler, baharatlar, otlar, bitki çayları ve et olarak da ağırlıklı olarak balık üzerine kurulu olmalıdır. Özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler (pazı, ıspanak, roka, kereviz sapı, maydanoz vb.) içlerindeki klorofil oranı yüksek olduğundan kanın oksijen taşıma kapasitesinin artması, temizlenmesi ve kan şekerinin dengelenmesi açısından çok önenmlidir. Çiğ salata gibi veya suları sıkılarak tüketilebilir.
Vücudumuzun tüm besin gruplarına belli miktarlarda ihtiyacı vardır. Önemli olan 5 kriter; yediklerimizin kalitesi, yeme sıklığı, ne miktarda yediğiniz, hangi besinleri bir arada tükettiğiniz ve kişinin o anki sağlık durumudur.
Gün içinde idealde vücut ağırlığımızın %5’i kadar su içmeliyiz. Hem toksinleri çözüp atıcı hem de yağları parçalayıp kilo verdirici etkisi var.
Akşam yemeğimizi ne kadar hafif ve erken bitirirsek sistemimiz o kadar rahat olur.
Et-süt ürünlerinde hayvanlar antibiyotik ve büyüme hormonları ile yetiştirildiği için bu tip ürünleri tüketirken dikkatli olmalıyız. Organik olanları seçmeli, çok sık tüketmemeli. (bkz. Eating filmi) Alternatif çözümler et için deniz balığı ve protein desteği anlamında baklagiller, süt için de keçi sütü veya badem sütüdür (bir gece suda bekletilmiş bademleri temiz 3 bardak su ile blenderdan geçirip süzdüğünüzde çok lezzetli 3 gün kullanabileceğiniz bir süt elde ediyorsunuz…mutlaka deneyin)
Karbonhidrat ihtiyacımızı öncelikli kahverengi pirinç, kahverengi ekmek, bulgur ile giderebiliriz.
Tuz – Şeker ihtiyacınızı Himalaya Tuzu (doğal 84 mineralli işlenmemiş) ve Agave (glisemik indeksi düşük) ile giderebilirsiniz.
Tüm bunları hayatımızın içinde belirli dozlarda uygulayabileceğimiz “kontrol edilebilen (Ev, ofis, araba) ve edilemeyen ortamlarımız (seyahat, restaurant, uçak, otel vs.) var. Kontrol edebildiğimiz ortamda sağlıksız şeyleri bulundurmamak iyi bir çözüm olurken, edemediğimiz ortamlarda da yanımızda taşıyabileceğimiz bazı atıştırmalıklar ve o ortamdaki sağlıklıya en yakın seçeneği seçmek çözüm olacaktır. Yeter ki çözüm bulmak isteyin.
Kaçamaklar☺ Hepimiz insanız. Tabii ki arada canımızın çektiği sağlıksız şeyler de yiyebiliriz. Zararı minimuma indirmek için birkaç önlem alınabilir.
Yenilen kaçamak gıdanın miktarı kısıtlı tutulabilir.
Hemen ertesi öğün veya gün sıvı orucu ile vücuttan atılabilir.
Genelde bu tip kaçamaklar tüm beslenmemizin %25’ini geçmezse diğer %75’lik sağlıklı beslenme bunu tolere edecektir.
Haftanın bir günü kaçamak günü ilan edilebilir (Pazar ?! ☺ )
Bunlar kişinin hayatı boyunca sürekli olarak uygulaması gereken prensiplerdir. Bu bir zayıflama diyeti değil sağlıklı, enerjik ve dengeli olabilmek için gereken kurallardır. Hedefime ulaştım artık yapmasam da olur dediği noktada eski rahatsızlıklar faizi ile birlikte geri gelecektir !
3.EGZERSİZ
Birçok kişinin çok üşendiği ve uzak olduğu bir konudur. Ancak vücudumuz hareket edecek şekilde tasarlanmıştır. Modern yaşam bizi hareketsizleştirdiğinden ekstra bir şeyler yapmamız gerekmektedir. Egzersizin sayılamayacak kadar çok faydası vardır.
Ancak en çok;
modern yaşamın getirisi stresi ve negatif enerjiyi atmak
vücudun daha sıkı ve fit olmasını sağlamak
metabolizmanın hızlanarak daha çok ve çabuk yağ yakmasını sağlamak
amacıyla yapabilirsiniz.
Buradaki sihir kişinin sevdiği bir şeyi yapması yapmasıdır. Dans etmek, ip atlamak, yüzmek, yürüyüş, koşu vb. . Birşeyi severek yaparsanız bunu sürdürebilirsiniz. Alternatif birkaç yöntemden bahsedelim.
Egzersiziniz 3 farklı kombinasyondan oluşmalı; esneklik, kardio ve ağırlık.
Kardiyo için Interval egzersiz önerilebilir. Herkes vakitsizlikten yakınır. Ancak interval için 21 dk. gerekiyor sadece. Bir araştırmaya göre bu 21 dk içinde 8 kere 30 sn boyunca arkanızdan aslan kovalıyormuş da ölecekmişsiniz gibi bir hızda yaparsanız 3 kat daha fazla kilo verebiliyorsunuz ! Bunu yapabileceğiniz en iyi alet de eliptik bisiklet.
Yoga esneklik kazanmak için 1 numara. Bedeniniz ne kadar esnek olursa zihniniz de o kadar esnek olur.
Yine çok tembellerdenseniz Tibet hareketlerini yapabilirsiniz. Her gün sadece 5-10 dakikanızı alacak bu basit hareketler size gençlik kazandıracak. (bkz. Tibet’in gençlik pınarı kitabı)
4.STRES YÖNETİMİ
Herşey zihinde başlıyor. Yaptıklarımızın ne kadar farkında, akıllı ve kendimize karşı dürüst olursak o kadar az sorun yaşarız.
Öncelikle sahip olduklarımıza şükretmeyi öğrenmeliyiz. Sürekli bir şeyler istiyoruz ama onlara sahip olduğumuzda mutluluğunu yaşamayı bilmiyoruz. Kullanmadığınız şey sizden alınır çünkü onu yaşamadığınız sürece var sayılmaz.
Kendinizle ilgili mümkün olduğu kadar çok bilgi edinin ve hayatta var olma amacınızı keşfedin. Rotası ve hedefi olmayan bir gemiyi düşünün nereye gitsin ? Gideceği yönü bilmeyene hiçbir rüzgardan hayır gelmezzz ! İsminizin anlamını araştırın. Yaptığınız işe bakın. Hergün işe giderek insanlığa ne veriyorsunuz ne katıyorsunuz ? (bkz. Hayatınızın Amacı Dan Millman / Ruhsal Astroloji Jan Spiller)
Herhangi bir sorun yaşadığınızda çözümü düşünün sorunu ve nedenlerini değil.
Başımıza gelen tüm şeylerin sorumlusu kendimiziz farkında olsak da olmasak da bilinçli veya bilinçsiz. Bu sorumluluğu kabul ettiğimizde çözümün %50’si hallolmuş demektir.
Duygu ve akıl dengesini sağlamak ve yönetebilmekle ilgili birçok teknik var. Ancak Transformal Nefes bu anlamda en iyilerinden biri. Mutlaka deneyin.
5.TAKVİYE ÜRÜNLER
Probiyotik iyi bakterilerdir. Bağırsak floramızın daha güçlü olmasını sağlayarak bağışıklık sistemimizi de güçlendirir, alerjileri önler, kabızlık, gaz ve şişkinliği giderir.
Vücutta en büyük yıpranmayı yaratan sindirimdir ve sindirimi ne kadar kısa ve kolay hallederse vücut o kadar zinde, enerjik ve genç olur.
Sindirim Enzimi sindirimin daha kolay ve kısa olmasını sağlayarak gaz ve şişkinlik gibi problemlerin de giderilmesine yardımcı olur.
Spirulina en önemli bitkisel protein ve B12 kaynağıdır. Kan şekerini dengelediği için dolaylı olarak kilo verilmesine de yardımcı olur. Ayrıca yorgunluğu da önleyen müthiş bir demir kaynağıdır.
Omega 3-6-9 yağı (keten tohumu, hindistancevizi, evening primrose oil, ayçekirdek vb.) yine vücut için vazgeçilmezdir. Saç, cilt, tırnak, kemik sağlığı için, alzheimer’ı önlemesi açısından, hafızayı güçlendirmesi, adet öncesi sendromları azaltması ve depresif modun azalması açısından çok önemlidir.
6.DESTEK TERAPİLER
C vitamini bağışıklık sisteminizi güçlendirir ve en etkili anti oksidandır.
Ozon hücre yenilenmenizi sağlar, kanı temizler, enerjiyi artırır, kırışıklıkları azaltır, uyku kalitesini yükseltir vb.
Oksijen kanser hücrelerinin düşmanıdır.
Masaj keyfin yanı sıra kanın uğramadığı lenfatik sistemin temizlenmesi için en iyi yöntemlerden biridir ve vücudun sıkılaşmasını toparlanmasını sağlar, rahatlatır.
Sauna&Buhar yine terleyerek toksinlerin atılımını, kilo vermeyi ve sinüslerin açılmasını sağlar
Dil sıyırıcı – dilin üzerindeki toksinlerin alınmasını sağlar. Ağız sindirim sisteminin başladığı yerdir. Ne kadar temiz olursa o kadar iyi.
Cilt fırça, lif – cildimizin güzel ve sıkı olması için kuru cilt fırçalama veya lifli bezlerle yıkanma iyi bir çözümdür.
Topraklanma – 45 dk. yalınayak dünya yüzeyine basmak kanı ideal haline getirip enflamasyonu azaltıyor !
7.KİTAP-FİLM VE WEB SİTESİ TAVSİYELERİ
Kitap ve filmler aslında ilaç gibi. Yanınızda olamayan arkadaş, gidemediğiniz diyetisyen veya yaşam koçunuz gibi. Sizi bir şeylerin farkına vardıran, öğreten-eğiten, motive eden fonksiyonları var.
Yukarıda tüm anlatılanlar deneyimlenmiştir. Bütün olay kişinin her şeyden önce kendini yönetebilmeyi öğrenmesi ile ilgilidir. Zaman ve sabırla her şey oluyor.
Sevgiyle kalın.